Üye Ol  -  Şifremi Unuttum?
Facebook
 
 
> Bugün 12 Eylül 1980 darbesinin yıl dönümü...

> Kadir Gecesinin ve Ona Değer Kazandıran Kur’an’ın Kadrini Bilmek...

> Erdoğan’ın, Karşılığı Olmayan Sert Söylemleri Filistin’den Yana, ...

> Ömrümüzden Bir Yıl Daha Azaldı, Gelin Hâlimizi Sorgulayalım!...

> Küresel İfsadın Fıtratı ve Doğal Dengeyi Bozması ile İnsanlığın Y...

   
En Çok Okunanlar

Anasayfa  >   ALTERNATİF EĞİTİM KONFERANSLARI  >  2009
 
Müminlerin Ahlakı ve Vahye Şahitlik Sorumluluğu
Tarih: 06/12/2009
   


İlmi ve Kültürel Araştırmalar Vakfı İLKAV’ın alternatif eğitim konferanslarının bu haftaki konuğu Abdurrahman ÇELİKER’di. “Müminlerin Ahlakı ve Vahye Şahitlik Sorumluluğu” başlıklı konferansında “Müminlerin ahlakının ancak vahye şahitlik görevini hakkıyla yerine getirmeleri ile mümkün olabileceğini” belirten Çeliker;“O’nun ahlakı Kur’an ahlakıydı” ifadesinin bunun en büyük delili olduğunu zira vahyin ilk şahidi olan Hz. Peygamberin hayatının her alanını vahye göre dizayn ettiğini” vurguladı. Çeliker konuşmasının devamında Allah’ın ahlakiliği, Birey’in hem yaratana karşı hem de topluma karşı olan ahlakiliği konularında bilgi verdikten sonra “Allah’a eş koşma veya O’nu reddetme bağlamında küfür insanın Allah’a karşı yaptığı en büyük ahlaksızlıktır. Dolayısıyla insanın Allah’a karşı olan ahlakiliğine iman, topluma karşı olan ahlakiliği ise salih ameldir. Bu ikisi birbirinden ayrılmaz bir bütündür. Bu nedenle ahlak denilen olgu müminler için hayatın her alanında vahyin şahitliğini yapma manasındadır” ifadelerine yer verdi.

İlmi ve Kültürel Araştırmalar Vakfı İLKAV’ın alternatif eğitim konferanslarının bu haftaki konuğu Abdurrahman ÇELİKER’di.

“Müminlerin Ahlakı ve Vahye Şahitlik Sorumluluğu” başlıklı konferansında “Müminlerin ahlakının ancak vahye şahitlik görevini hakkıyla yerine getirmeleri ile mümkün olabileceğini” belirten Çeliker;“O’nun ahlakı Kur’an ahlakıydı” ifadesinin bunun en büyük delili olduğunu zira vahyin ilk şahidi olan Hz. Peygamberin hayatının her alanını vahye göre dizayn ettiğini” vurguladı.

Çeliker konuşmasının devamında Allah’ın ahlakiliği, Birey’in hem yaratana karşı hem de topluma karşı olan ahlakiliği konularında bilgi verdikten sonra “Allah’a eş koşma veya O’nu reddetme bağlamında küfür insanın Allah’a karşı yaptığı en büyük ahlaksızlıktır. Dolayısıyla insanın Allah’a karşı olan ahlakiliğine iman, topluma karşı olan ahlakiliği ise salih ameldir. Bu ikisi birbirinden ayrılmaz bir bütündür. Bu nedenle ahlak denilen olgu müminler için hayatın her alanında vahyin şahitliğini yapma manasındadır” ifadelerine yer verdi.

“Ahlak şahitliktir. Mesela namaz. Namaz bize hayatın içerisinde ne yapmamız gerektiğinin pratik örnekliğini sunar. Namazda yüzümüzü hangi yöne çeviriyorsak aynı namaz ekonomiden, yetimlerle ilgili konuda, anne-baba ilişkilerinden, aile ilişkilerine kadar ki hayatın her alanında bizi vahye göre değiştirip dönüştürmelidir. O zaman “O’nun ahlakı Kur’an ahlakıydı” sözünde olduğu gibi Müminlerin ahlakını da vahiy oluşturacaktır. Ancak son zamanlarda Türkiye’de dindarlığın artmasına yani yatay büyümeye karşın toplumda var olan ifsadın giderek yaygınlaştığına” dikkat çeken Çeliker; “Ahlaksız dindarlaşma sonucunda çok büyük erozyonların yaşanıyor. Kedilerini Kur’an’a nispet eden bireyler O’nun ahlakından farklı bir ahlak kuşanıyorlar. Namaz bizi her alanda var olan hastalıklarımızdan kurtarmıyor. Ahlak sadece cinsel ifsatla açıklamaz. Ahlak eğer müminlerin için Resulün şahitliği ise bunun temsilcilerinin hayatlarında vahyin hakim olması gerekir.

Namaz; tartıda eksiklik yapmamayı, yolda kalmışa yardım etmeyi, akrabayı ziyaret etmeyi, yetimi korumayı, Allah yolunda savaşmayı, cinsel ifsadın karşısında olmayı, infak etmeyi, hayra çağırmayı beraberinde getirmesi gerektiren bir eylem olarak müminlerin ahlakının belirlenmesinde başat rol oynar. Bu gün yatay bir büyümeye karşın vahyin şahitliği anlamına gelen İslam ahlakında büyük yozlaşmalar yaşanıyor. Bununla birlikte namazın bir diriliş eylemi olması nedeniyle müminlerin ahlakı uzlet ahlakı olamaz. Onlar direnişi kuşanarak zulme karşı tavır alırlar bu onların ahlakıdır, vahye şahitlik sorumluluğudur.” Diyerek konuşmasına devam eden Çeliker peygamber kıssalarından örneklerle müminlerin ahlakı ve vahye şahitlik sorumluluğu konusunda önemli tespitlerde bulundu.

Çeliker konuşmasını; Kur’an ahlakıyla ahlaklanmanın bedeli hakkı inkar edenler tarafından peygamberler ve onlarla birlikte olanlara karşı reva görülen eylemler olmuştur. Bu onların yeryüzünde ifsadı yaygınlaştırma çabasının bir sonucudur. Bizler Müslümanlar olarak her türlü ifsada karşı vahyin şahitliği demek olan Kur’an ahlakı ile ahlaklanmalı ve her türlü pislikten arınarak Allah’a doğru bir hicret gerçekleştirmeliyiz. Başımıza gelenlerden dolayı sabretmeli ve yolumuza bakarak gevşemeden, üzülmeden Allah’a olan yürüyüşümüze devam etmeliyiz. “O’nun ahlakı Kur’an ahlakıdır” sözü bu nedenle söylemiştir.

İnkar edenler uyarı ve öğüdü duyduklarında gözleriyle bizi yiyecek-öldürecekmiş gibi olsalarda Allah’a iman eden birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler şunu bilmelidirler ki “Onlar delirmiş değiller. Hangimizde delilik olduğunu yakında bizlerde onlarda ileceklerdir. Bize düşen mümin ahlakıyla hakkın ve adaletin şahitliğini hayatın her alanında ete kemiğe büründürmek olacaktır” ifadeleriyle tamamladı.

Konferans konuşmacının soruları cevaplandırmasının ardından sona erdi.

Bu içerik 2775 defa görüntülendi.
 
 
Yorumlar
Yorum Ekleyin
Adınız Soyadınız
e-Posta Adresiniz
Başlık
Yorum
Kalan karakter sayısı : 6000
Güvenlik Kodu
 
 
Copyright © 2013 İLKAV - İlmi ve Kültürel Araştırmalar Vakfı
Strazburg Caddesi No:18/4 SIHHIYE/ANKARA
Telefon :  +90 (312) 229 79 76 e-posta:  iletisim@ilkav.org
İLKAV Teknik Komisyon