İlmi ve Kültürel Araştırmalar Vakfı-İLKAV Eğitim konferansları Şeyho Duman hocanın  “Tevhid Bağlamında Allaha Kulluk “ başlıklı sunumu ile başladı.. Konferans Furkan Ak ‘ın, konuya dair Kur’an-ı Kerim’den ayetler ve meallerini okuması ile başladı. Şeyho Duman hocanın konferansına iştirak edemeyenler için  alınan  notlar aşağıda sunulmuştur.

“Rabbimiz bize ona uyarsak ahirette tertemiz bir hayata kavuşabileceğimiz bir mesaj gönderdi. Bizlerin de ahirette "keşke" diyenlerden olmamak için Allah’ın mesajını anlamamız ve ona bu dünyada uymamız gerekiyor.

İlahı ve Tevhidi anlamak için İhlas suresinin ilk iki ayetini ve bu ayetlerde geçen Ehad ve Samed isimlerini iyi anlamamız gerekiyor.

Kur’an-ı Kerimde 200’den fazla yerde Allah’ın İlah ismi tekrarlanıyor. Peki ‘Tek’ olması ne demektir bunu sorgulamamız gerekiyor. İlahın tek olarak Allah olmasının yanında ayet; hayatımızda tek otorite olarak Allah’ı kabul edip buna göre yaşamamız gereken bir anlamı ihtiva ediyor.

‘İlah’ kelimesinin anlamı özet olarak “sizin hayatınızda tek söz sahibi benim“ demektir. Vahiyde de İlah derken "sadece bana itaat edin başkasına değil, neyi yasaklamışsam ondan uzak durun" demek istiyor. İlah kelimesini doğru anlamak için vahyin hatırlatmasını anlamamız gerekiyor. İşte şeytan da bize bu hakikati unutturmak için elinden geleni yapıyor.

Allah kelimesini onu anlamadıktan sonra ne kadar çok tekrar etmenin bir anlamı yoktur. Şeytan Allah’ın insan hayatında tek söz sahibi olduğunu unutturmak için insanları kandırdı ve insanlar da İlah kelimesini ne kadar fazla tekrarlayınca cennete o kadar yaklaşacağına inandılar.

Emeviler’den beri bize bırakılan bu emanete sahip çıkamadık, bizden istediklerini yerine getiremedik ve bizden istediği kulluğu ve ibadeti yanlış anladık.

Mutlak mana da itaati Allah yalnızca kendisine yapılmasını ister. Şeytan insanları Allah’ın emirlerine rağmen başkalarının emirlerine de itaat ettirmeye çalışmıştır.

Araf suresi (16-18) ayetleri bize Şeytanın insana nasıl sağından yaklaşarak onu aldattığını anlatır. Ayetlerinde bize gösterdiği gibi Şeytanın iğvaları karşımıza dinimizi kullanarak çıkıyor. İşte buna şeytanın insana sağdan yaklaşması denir.  

Namazlarda her rekatta Fatiha suresinde "İyyâke nağbudu ve İyyâke nestain" geçen ayetleri okuduktan sonra Vahye uygun olmayan günah olan bir şeyi alenen yapmak bir çelişkidir. Her rekatta ‘yalnız sana kulluk ederim’ ve ‘yalnız senden medet umarım’ diyen ve bunu anlayan birinin içki satması ve içki fabrikaları açması bu çelişkinin bir örneğidir. Bu şekilde yapılmış bir okuma ahirette bir anlam ifade etmeyecektir.

Ehad kelimesinin diğer bir anlamı insan için doğruyu ve yanlışı belirleyenin Allah olmasıdır. Bu aynı zamanda Tevhid ile de bağlatılıdır. Tevhid, yeryüzünde tek otorite Allah’ın olmasıdır. Allah’tan başka doğruyu ve yanlışı belirleyecek bir otoritenin bulunmamasıdır.

Bugün İslam dünyası çeşitli fesadlara uğramışsa Müslümanların kendi elleri ile ekinde ve nesilde yaptıkları kötülüklerden dolayı  fesada uğramıştır. (Bakara, 205).  

Ahirete göç etmeden sağlam ve doğru bir İslam anlayışına sahip olmamız gerekiyor. Ancak bu şekilde Rabbimizin emanetini taşıyabiliriz.

Rabbim emaneti sağ salim taşımayı nasip etsin. “

Konferans çay ve simit ikramı ile son buldu.

Konferansın videosu aşağıda istifadenize sunulmuştur.